Basım Sanayi Eğitim Vakfı (BASEV) Mütevellisi, Matsaş Matbaacılık ve Amb. San. Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Umut Özgür ÖĞÜT, BASEV ve meslek eğitimi konusunda sorularımızı cevapladı.
Şahsınız ve firmanız hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği mezunuyum, İşletme Yönetimi MBA yüksek lisansımı da Yıldız Teknik Üniversitesinde tamamladım. Ailemden gelen matbaacılık geleneğinden dolayı başka bir sektörde mutlu olamadığım için baskı ve ambalaj sektöründe faaliyet gösteriyorum. Dijital baskı, ofset baskı ve karton ambalaj yatırımlarım var. Üretimimizin %30’u ihracat tarafında, kalanı iç piyasada. Perakende çalışmıyoruz, sadece kurumsal. 2011’den itibabren Matsaş olarak faaliyet gösteriyoruz. Öncesi ise 1968’e dayanan bir hikaye.
Mesleki eğitim alan gençlerin stajlarının daha verimli ve etkin olması için önerileriniz var mı? Sizce başka ne yapılabilir?
Matbaacılık ve ambalaj sektörünün gençler ve aileleri için çekici hale getirilmesi gerekiyor, eski konvansiyonel, pis üretim tesislerinin yerlerini artık dijitalleşen kaliteli temiz üretim tesislerinin aldığını göstermemiz ve daha çok ilgi uyandırmamız gerektiğini düşünüyorum. Sektörümüz ücretlerinin de BASEV aracılığı ile asgari bir tablo ile belirlenip, her yıl açıklanıyor olması da talebi arttırabilir. Kısacası sektörü çekici kılmak için faaliyetlerde bulunmamız gerekiyor.
BASEV’in sektöre katkısını nasıl değerlendirirsiniz? Vakfın etkinliğinin artması için önerileriniz var mı?
BASEV’in çalışma gruplarını yakından takip ettim, daha etkin olabileceğimiz konular var. Bunlar için dahil oldum bu yapıya. Özellikle üretim yönetimi, nitelikli personel eğitimi ve sertifikalı üretim personeli konularında daha fazla dikkat çekilebilir. Kitaplar, eğitimler çok güzel çalışmalar. Ancak hepimizin ihtiyacı olan pratik hayattaki uygulamalar için dinamik süreçlere ağırlık vermek, sektörümüz için faydalı olacaktır.
BASEV burslarının ve İngilizce kursunun yaygınlaştırılması ve daha etkin hale getirilmesi için sizce neler yapılmalı?
Nasıl ki FSC belgemiz için bir yıllık bedelimiz varsa, ya da ISO kalite sistemimiz için; BASEV’de de ciro bazında ya da ödenen vergi matrahı bazında üyelerin daha da destek verir duruma getirilmesi düşünülebilir. Elbette gönüllülük esaslı olan bir sistemde bu bir zorundalık gibi gelebilir ama ben hayatım boyunca çeşitli dernek ve kuruluşlarda farklı görevler aldım, bağışçı oldum, çalıştım. Bu çalışmalar bizlerin manevi huzurunu besleyen çalışmalar, öncelikle buna inanmak işi kolaylaştıracaktır
Bir sektör mensubu olarak hangi niteliklerde elemanlara ihtiyaç duyuyorsunuz? Bu çerçevede sektörel eğitim nasıl olmalı ve ne yönde geliştirilmeli?
İlk olarak şunu diyebilirim ki, en büyük eksiğimiz iş ahlâkı. Artık personelimiz ertesi gün işe kolaylıkla gelmek istemezse gelmiyor, izinden dönüşünü uzatıyor ya da başka sebeplerle üretim akışını zora sokabiliyor. Hem iş kanunu hem de BASEV ek protokolü ile bir çalışan sözleşmesi sektörümüze özel hazırlanabilir diye düşünüyorum. Sektörel eğitimler için online hazır videolar oluşturulmalı, bu eğitimler bir portalda birleştirilmeli, personelimiz bu eğitimleri tamamladıkça terfi alabilmeli, sınavlarından geçince ona da bir fayda sağlayabileceğimiz bir yapı kurmalıyız. Son olarak asgari ücretinde sektörel ve tecrübe odaklı değişken olması gerektiğine inanıyorum. Diğer bir yatırımım olan restoran işletmemde 18 yaşında hiç tecrübesi olmayan bir çalışanım ile matbaa tarafında 35 yaşında aile geçindiren bir personelin asgari ücreti aynı tanımlanmamalı. Bu noktada yine devletimiz ve vakfımızın bir şeyler yapabileceğini düşünüyorum.
BASEV - BASIM DÜNYASI DERGİSİ / Temmuz-Ağustos-Eylül 2022 Sayısı